13 Mayıs 2013 Pazartesi

5 Adımda 5 Kilo Verilebilirmi?

NG Güral Sapanca Wellness & Convention Uzman Diyetisyeni Ali Dereli, yaza girmeden beş adımda nasıl kilo verileceğini açıkladı.Yaz öncesi diyet aylarının başladığını belirten Dereli, "Geleneksel 3 aylık diyet maratonu başladı. Her yıl Nisan, Mayıs, Haziran aylarında başlayan diyet ayları, 3 aylık yaz dönemine hazırlık için özellikle hanımlar için çok önemli. Yaza girmeden önce, kendinize iyi anlaşacağınız bir diyetisyen bulup, beslenmenizi düzenlemesini isteyebilirsiniz. Beş kilo vermek için gerekli 5 adımı bir diyetisyenle beraber yapmanız, kilo vermenizi kolaylaştıracaktır" dedi.

Dereli, başarılı bir diyet için ilk koşulun bulunabildiği kadar su içmek olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: "Kilonuzu 30 ile çarpın, bu işlemi yaptıktan sonra çıkan sonuç ml cinsinden içeceğiniz su miktarıdır. Örneğin 74 kilo olan bir insanı düşünürsek içilmesi gereken su miktarı 2220 ml yani yaklaşık 2.2 litredir. Yapacağımız ilk iş bulduğumuz miktar kadar su içmek olmalıdır. Yeteri kadar su içmek vücudumuzu temizlemeye yarayacaktır. Temizlenen vücut ile birlikte metabolizmamız daha hızlı çalışacaktır. Bununla birlikte kilo vermek için yaptığımız her harekete vücudumuz daha doğru tepki verecektir. Çabalarınızın karşılığını almak için yapacağımız ilk iş bu olmalıdır."

Kahvaltıda alınması gereken besinlerin önemine değinen Dereli, şunları söyledi: "Diyetimizin ikinci maddesi; "Müsli (lapa), yoğurt, yeşil elma, tarçın ile birlikte güzel bir kahvaltı yapın. 4-5 yemek kaşığı müsliyi, su bardağının 4'te 3'ü kadar yoğurtla karıştırdıktan sonra, üzerine yarım yeşil elmayı rendeleyip bir tatlı kaşığı tarçın serperek sağlıklı bir kahvaltı ile güne başlayın. Müsli doyuruculuğu, yoğurt kalsiyumu, tarçın kan şekeri düzenleyiciliği ile kilo vermenize yardımcı olacaktır."

Dereli, uygulanması gereken diyetin diğer koşullarını şöyle sıraladı:

"Üç ana öğününüzün aralarını sağlıklı atıştırmalıklar ile doldurmanız diyetimizin üçüncü koşulu. Kahvaltınızı yaptıktan sonra her iki saatte bir beslenmeye özen gösteriniz. Öğle yemeği ile akşam yemeğiniz arasında da bir veya iki kere bu atıştırmalıkların yarımına başvurunuz. Kan şekerinizin dengelenmesi, bir sonraki öğüne çok aç oturmamanız ve en önemlisi besinlerin termik etkisi ile metabolizma hızlanmasına yardımcı olacaktır."

Diyetin dördüncü maddesi olarak maydanoz ve yeşil çay ile tanışmayı tavsiye eden Dereli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vücudunuzdaki bulunan ödemin atılabilmesi ve vücudunuzun rahatlayabilmesi için maydanoz bir numaralı ödem söktürücülerden biridir. Suyunu falan içmeniz gerekmez kendisini yemeniz daha faydalıdır. Maydanoza ek olarak yeşil çayda iyi bir ödem gidericidir. Bütün bunların yanı sıra yeşil çayın zayıflamanız üzerine etkileri olabileceği araştırılmaktadır. İçeriğindeki kateşin adı verilen güçlü antioksidanın zayıflamanıza yardımcı olabileceği düşünülmektedir. Son olarak yürüyüş yapmayı ihmal etmeyin. Havaların güzelleşmesi ile birlikte tam sokağa çıkma zamanı. Ara öğünlerinizden hemen sonra veya akşam yemeğinizden 45 dakika sonra minimum yarım saat çıkıp etrafta spor ayakkabılarınızla birlikte bir tur atın."

Diyetin 5 adımı başarılı bir şekilde uygulandığında sonuçların inanılmaz olacağını belirten Dereli, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu 5 adımı sadece bir hafta deneyin, sonunda gözlerinize inanamayacaksınız. Özel bir isteğim var bütün bunlara ek olarak. Mümkün olduğunca tuzdan uzak durun hatta hiç kullanmayın. Kilo kaybetmenin o inanılmaz mutluluğunu bir hafta sonra sizde yaşayacaksınız.

Klasik Diyet Yalanları


Bu Konuyu Hazırlayan: Senim Hande Tanay Diyetle ilgili birçok yanlış anlayış ve düşünce var. Diyetin kelime anlamı sağlığı korumak, geliştirmek ve düzeltmek amacıyla uygulanan beslenme düzeni demek. Diyetle ilgili yapılan yanlışları diyetisyen Nil Şahin Gürhan anlatıyor.

1.sırada gereksiz saat sınırlamaları geliyor. “Sabah 8’de kahvaltı yapmalı”,“Akşam 7’den sonra bir şey yememeli” gibi söylemler yanlış. Herkesin yaşam tarzı farklı. Dikkat etmeniz gereken sabah uyandıktan sonra 1 saat içinde enerji almanız ve 4 saatten uzun süre enerji almadan geçirmemeniz.

2.sırada su içme ile ilgili gereksiz detaylar geliyor. “Yemekte su içilmez”, “Yemek arasında su içmeyin” gibi laflara inanmayın!Önemli olan yeterli ölçüde su içerek vücudunuzu su kaybından korumanız. Nasıl ve ne şekilde içeceğiniz sizin insiyatifinize kalmış.

3.sırada metabolizmanızın size savaş açtığı yalanı. Aynı kiloda takılmanız, metabolizmanızın direnç göstermesi değildir. Sizin beslenme şeklinizle sağlamanız gereken eksi enerji dengesini kuramadığınızın bir göstergesidir. Harcadığınız enerji, besinlerle aldığınız enerjiden fazla olmalı ki kilo veri..

4.sırada mucizevi yiyecekler geliyor. Ne kadar sağlıklı bir yiyecek olursa olsun mucize yaratacak bir yiyecek yoktur. “Ye kilo ver, vücudun yağ yaksın” diye bir mantık yok. Unutmayın fazla kilolarınızı siz zaman içinde yavaş yavaş aldınız ve ancak siz verebilirsiniz.

5.sırada detoks ve arınma adı altında bağırsak temizleme seansları var. Bu şekilde bağırsak floranızı bozabilirsiniz. İnsan vücudu yapısı gereği toksin maddeleri her gün yaşam içinde yavaş yavaş atar.Detoksu yavaş yavaş yapmak için; bol su içmek, egzersiz yapmak, doğal yiyecekler tüketmek yeterli.

Beslenirken Dikkat Edilmesi Gerekenler

1- Ne zaman nerede ve ne yiyeceğinizi şansa bırakmayın. Düzgün bir yeme düzeniniz olsun.

2- Yiyeceklerinizin enerji miktarlarını dikkate alın. Aşırı kalori yüklü gıdalardan uzaklaşın.

3- Tuzlu, yağlı ve şekerli gıdalardan uzak kalın.

4- Doğal besinleri tercih edin. Hazır gıdaları seçerken etiketlerini (içeriklerini ve son kullanım tarihlerini) dikkatle inceleyin.

5- Sofradan doymadan kalkmayı alışkanlık haline getirin.

6- Aşırı gıda tüketmeyin. Fazla yemenin 21. yüzyıl hastalıklarını hazırlayan iki temel faktörden biri olduğunu (diğeri hareketsizlik ve tembelliktir) unutmayın.

7- Ana ve ara öğünleri atlamayın. Ara öğünlerde sağlıklı atıştırmalar tüketmeye özen gösterin.

8- Diyet tuzaklarına yakalanmayın. Diyette olmaktan, diyet yapıp zayıflamaktan, özel diyetlerle form tutmaktan fayda ummayın. Bugün, bu hafta veya bu ay "diyette olma"nın bir başka gün, hafta veya ayda "diyet yapmamak" anlamına geldiğini hatırlayın.

9- Yatağa girerken veya gece uyanınca bir şeyler atıştırmayı bırakın.

10- Stresli, endişeli, üzgün veya kızgınsanız yemeğe başlamayın.

Beslenmede 10 Altın Kural


Beslenme yanlışlarınızın şişmanlık, hipertansiyon, koroner kalp hastalığı, diyabet, kanser gibi 21. yüzyıl hastalıklarına yakalanma olasılığınızı artırdığını gösteren kanıtlar çoğalıyor. Sorun sadece çok yemekte veya aşırı miktarda gıda tüketmekte değildir. Yanlış besin seçimleri yapmak da önemlidir.Yanlış beslenmemizin pek çok nedeni var. Bunlardan ilki yaşam temposunun müthiş hızlanması, bu hız ve telaş içinde beslenmenin ıskalanmasıdır. Hızlanmış hayat, fast-food gıdaların tüketimini körüklüyor. Aşırı kalori yüklü, vitamin, mineral, flavonoid, antioksidan ve posa fakiri fast-food besinler ve atıştırmalar sağlığımızın canına okuyor.

Reklamlara Sakın Kanmayın!
Yoğun bir reklam bombardımanı tüketiciyi yanlış besin seçimlerine yönlendirmede daha etkili hale geliyor. Reklamlarla tüketimi artan yiyecekler elma, üzüm marul, lahana, fasulye veya bakla değil!.. Doymuş ve trans yağlarla yüklü, şeker ve tuz deposu, kalori zengini, sağlığa yarardan çok zarar getiren hazır-paketlenmiş besinlerin tüketimi, reklamların etkisiyle daha da artıyor. Bu tür besinlerin renkli, parlak ve etkileyici ambalajlarda sunulması ve oldukça çekici hale getirilmesi de önemli bir etken. Özellikle atıştırmalık olarak pazarlanan gofret, çikolata , bisküvi, şekerleme ve cipslerin isimleri de paketleri de müthiş etkileyicidir.

Lezzet Tuzaklarına Dikkat!

Yanlış besinlere yönelmenin arkasında başka faktörler de var. Bunlara lezzet unsurunu da eklemek gerekiyor. Hazır gıda üreticileri, ürünlerinde sağlıktan çok lezzet faktörüne önem veriyor. Bu ürünlerde bol bol kullanılan "yağ, şeker ve tuz" üçlüsünün oluşturduğu lezzet üçgeninin içine bir kez girdiniz mi çıkmanız oldukça güçtür. Bu besinler, yağları, tuzları ya da ihtiva ettikleri şeker miktarları yükseldikçe daha kolay satılıyor. Zararlı değilseler bile sağlığa yararlı olmadıkları kesin olan bu tür besinlerin tüketimini arttıran daha pek çok etken var: Bu ürünler doğal olanlara oranla çok daha kolay bulunabiliyor ve çok daha ucuzlar. Bir simitten bile ucuza alabileceğiniz gofretler, bisküvi ve cipsler her an her yerde kolayca bulabiliyorsunuz. Üstelik bunları okul, işyeri veya köşe başlarındaki paramatik kurgulu makinalardan kolayca temin etmeniz mümkün.

BESLENME EĞİTİMİ

Eğitim noksanlığı da önemli bir etken. Okullarımızda beslenme dersi yok. Öğrencilerimize beslenmeyle ilgili herhangi bir eğitim verilmiyor. Tıp fakültelerinde bile "beslenme-sağlık ilişkisi" yeteri kadar öğretilmiyor. Kısacası ilkokuldan üniversite sonuna kadar eğitim müfredatımız beslenme konusunu "es" geçiyor. Beslenme bilgisi ve bilinci fakiri çocuklarımız ve gençlerimiz, anne baba, nine ve dedelerimiz beslenmeyi sadece karın doyurmaktan ibaret bir süreç zannediyor.

Sağlık İçin Nasıl Beslenmeliyiz!

Lezzet odaklı beslenme eğilimi besinleri birer tatmin ya da keyif aracı haline getiriyor. Sebze ve meyvelerin, tahılların, bakliyat grubunun önemini yeteri kadar bilenimiz pek az. Besinleri sadece karın doyurmak, enerji ihtiyacımızı karşılamak ve keyif almak-lezzet tatmak için tüketiyoruz. Onların gelişmemizi, büyümemizi, kırılıp dökülen yanlarımızı tamir etmemizi sağladıklarından da, yeni hücreler, dokular üretmek, sağlığımızı koruyup güçlendirmek için kullandıklarından da (ne yazık ki) habersiziz.

Beslenmenin Bireyler İçin Anlamı!

Eğer sağlıklı ve kaliteli bir hayat sürmek istiyorsak işe nasıl beslendiğimizi sorgulamakla başlamalıyız. Kilo fazlalığı ve şişmanlıktan, kalp hastalığı, inme şeker ve tansiyondan korunmak, kansere karşı güçlü bir koruma duvarı oluşturmak için buna mecburuz. Doğru besinlere yönelmek, onları yeterli miktarda, dengeli oranlarda ve uygun bir çeşitlilik zenginliği içinde tüketmek çok önemlidir. Sağlıkla ve huzurla yaşlanmak istiyorsak karbonhidrat, protein ve yağları tanımak ve onları uygun miktarlar ve oranlarda nasıl tüketeceğimizi bilmemiz gerekiyor. Doğru protein, karbonhidrat ve yağların neler olduğunu öğrenmemiz ihtiyacımızdan fazla enerji yüklenmememiz, antioksidan vitamin, mineral ve posa zengini gıdalara yönelmemiz bir zorunluluk haline geliyor. Beslenmek karın doyurmaktan daha fazla anlamlar taşıyan sihirli bir kelimedir. Sağlığımızı yanlış kötü veya iyi yönde etkileyen en önemli seçim yaşam tarzı seçimidir. Beslenmeyi ciddiye alın!

Diyet Nedir? Nasıl Diyet Yapmalıyız?

Zayıflamak için başvurduğumuz bir çok yöntemde başarısız oluyor isek bunun esas nedeni aslında olayı beynimizde bitirmediğimiz içindir, karşımızdaki düşmanı gözümüzde çok büyüttüğümüz sürece kilo vermek hiçde kolay olmayacaktır. Öncelikle kararlılığımızı kesin olarak ortaya koymak ve ben bunu başaracağım demek gerekir, unutmayınki başlamak işin yaırısıdır, ondan sonrası zaten sizin kontrolünüzde devam edecektir. Diyet artık bir zahmet olmaktan Çıkıyor. Hiç kuşku yokki diyet yapmak çokda sevilen ve neşeli bir uğraş değil, ancak obezite ile mücadelede ve hayatımızın daha sağlıklı ve mutlu bir şekilde geçmesi ve formda kalabilmek için başvuracağımız en önemli adres doğru ve dengeli beslenme ve diyet porgramıdır.Diyet Uygulamarı Sizi Forma Sokmak ve Sağlıklı Bir Bünyeye Sahip Olmanız İçin Vardır. Dikkat Edin Bizim Bahsettiğimiz O Şok Diyetler Değil ! Malum; kıyafetler özgürleşecek, fazlalıklar paltoların ardına saklanamayacak, kilolar gitmediği taktirde deniz keyfi bir “sendrom”a dönüşecek.

Hareketsizlik, stres, fast-food ve atıştırma alışkanlığı, uykusuzluk ya da fazla uyuma, yağlı yiyecekler.Ve maalesef kaçınılmaz bir gerçek bir gerçek; şişmanlık.. Tüm dünyada gittikçe grafiğini yükselten obezite artık bir hastalık konumunda. Her beş kişiden birinde mutlaka görülen bu durum, sağlığı bir hayli tehdit ediyor. Fiziksel aktivitede azalma, beslenme alışkanlıkları, yaş, cinsiyet (kadın), ırksal faktörler, eğitim düzeyi, evlilik, doğum sayısı, sigarayı bırakma ve alkol risk faktörleri arasında. Dengesiz ya da fazla beslenme beraberinde kalp, tansiyon, damar tıkanıklığı, kolesterol ve şeker gibi birçok hastalığa davetiye çıkarıyor. Kışın alınan kilolar, yaz mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte bir anda verilmek isteniyor ve çare şok diyetlerde bulunuyor. “1 haftada 5 kilo vermek” gibi bir mucize olarak görülen kısa süreli diyetler, sağlık açısından ciddi sorunları da beraberinde getiriyor. Sindirim ve sinir sistemi bozuklukları, kansızlık, yorgunluk, halsizlik, baş dönmeleri, bulantı ve kusma bunlardan sadece bir kaçı... Bilinçsiz beslenme, yetersiz besin öğeleri metabolizmayı bir anda çökertiyor. Kilo kayıpları yağ yerine su ve kastan oluyor. Metabolizmanın yavaşlaması, verilen kiloların ve hatta daha fazlasının belli bir süre sonra hızla alınmasına neden oluyor.

28 Nisan 2013 Pazar

Bronz Ten İçin Bitkisel Formül


Hem güneşten kaçayım, hem de çikolata renkli olayım diyorsanız, bitkisel bronzlaşma tam size göre!Kaç yaşında olursa olsun her kadının idealinde yazın, kahverengi bronz bir ten yatar. Bazı doğal yağların karışımı ile elde edilen doğal bronz ten, yaz boyunca kolay kolay bedeninizi terketmez. Bitkisel bronzlaşma, sanki saatlerce güneş altında yatmış gibi kahverengi bir ten sağlar.

Henüz denize gidemeyenler için de ideal. Balkonda bile uygulayabilirsiniz. Balkonunuz yoksa, dilerseniz evin bahçesinde bacaklarınıza sürüp, sonucu bekleyebilirsiniz. Beyaz bacaklarla şort veya etek giymek istemeyenlere adeta bir kurtarıcı gibi... Bunun için kakao yağı, havuç yağı, kayısı yağı, buğday yağı, susam yağı ve badem yağı kullanılıyor. Ancak formülü önemli.

Nasıl kullanılır?

Önce güneş koruma faktörlü bir krem sürüp, 1 veya 2 saat güneşte kalın.. Sonra bitkisel bronzlaştırıcı karışımı sürün. Uygulama saatinin 16.00 veya 17.00 olmasına dikkat edin. 3 veya 4 gün sonra sonuçtan memnun olacaksınız.

Ancak bitkisel bronzlaşmayı güneşten korunmak için değil, sadece doğal çikolata bir tene kavuşmak için uygulamalısınız.

'Yaz günü beyaz tenli olmak istemiyorum' diye yakınıp her şeyi ilk günde elde etmek isteyenler var: 'Hemen bronzlaşayım' gibi 1 günde hedefe ulaşmak isteyenler, deniz kıyısında da daha ilk gün, 'bugün çikolota rengim olacak' diye güneşin altına serilirler. İşte en tehlikelisi bu. Bronz ve ışıltılı bir bedene hemen kavuşmalıyım diye bir acelecilik içine girerseniz, sağlığınızdan ve güzelliğinizden kesinlikle olursunuz. Ne kadar çabuk bronzlaşma elde ederseniz, o kadar çok zararla karşılaşırsınız. o nedenle bitkisel yağın sonucu için 4 veya 5 gün bekleyin.

Deniz kenarında uygulama şekli

Bitkisel bronzlaştırıcı karışımı plajda kullanmanın yolu ise farklı. Denize gittiğiniz ilk gün değil, birkaç gün (4 veya 5 gün) sonra uygulamalısınız. Bu yağlar sadece şahane bir doğal bronzluk sağlar. İlk birkaç gün deniz kıyısında koruma faktörü bulunan güneş yağı ile güneşlendikten sonra kullanıma geçin. Denizdeki 4. gününüzde, akşam üzeri saat 17.00 sıralarında bitkisel bronzlaşma yağını kullanın. Bu yolla KALICI bronzluğu elde edersiniz. Kısa sürede 'çikolata bir ten'e kavuşmanız için 4 veya 5 gün yeterli.

Güneşin tahribatına doğal yardım

Yazın güneşin tahribatından, yaşlandırıcı etkisinden korunmak için yiyeceklerinizi de ona göre seçmelisiniz. Güneşin zararlarına karşı "betakaroten" koruyucu görevi üstlenir. B5 ve C vitaminli besinler de yararlıdır. Domates, dereotu, kavun, ıspanak, kayısı, maydanoz, yeşil biber ve asma yaprağı bol bol kullanmanız gereken besinler arasında. Tipik yaz sebzesi domates de yazın sık tüketilmesi gereken besinler içinde olmalı.

Besin değeri bir yana, domates yiyenlerin bronzluğunu daha uzun süre koruduğu gözlenmiş. Güneş cildi erken yaşlandırdığı için, içinde antioksidan bulunan kivi ve çilek de tüketilecek meyvelerden sadece ikisi. Salatalık, sarımsak, böğürtlen, şeftali ve kiraz da yaz için önemli besinler. Tabii bunların yanında yoğurt, taze olmak kaydıyla tavuk ve balık etini de ihmal etmeyin.

10 Damlayla 2 Ayda 10 Kilo


Zayıflamak isteyenlere müjde! "Beşi bir yerde çayı" ve bitki özleri size mucize yaratacak."Beşi bir yerde çayı" ve bitki özleri yöntemi sorunsuz zayıflamak isteyenler için bir alternatif. Vücutta stoklanmış yağların parçalanarak yakılmasını sağlayan bu özel şifalı bitki çayı yemekten önce içiliyor. Ancak tok tutucu ve yağ yakımını hızlandıran bu içeceğin faydalı olabilmesi için içindeki bitkilerin toplanma tarihine ve saklanma şekline dikkat edilmesi gerekiyor.

Doğal Ürün Uzmanı Volkan Kurt "pratik zayıflama" yöntemi olarak bu özel çayı geliştirdiklerini belirterek, şunlara dikkat çekti:

Canlandırıcı ve yağları ateşleyici doğal bir aracı

"Bitki özleriyle doğal kilo vermek zayıflamanın neredeyse garantisi oldu. Bu bitki özleri, bitkilerin hormonu sayılıyor. Bedendeki hormonlara eş değerde bir görevi olan bu doğal ürün, canlandırıcı ve ateşleyici doğal bir aracı. Bu uçucu yağ özleri naturel bitkilerin içinde yer alıyor ve buharla damıtılmak suretiyle çok katkısız bir yolla elde ediliyor. Bu bitki özünün içeriğindeki etken maddeler dolaşımı hızlandırıyor. Sağlık amaçlı olarak da kullanılan bu bitki özleri ve "Beşi bir yerde çayı" ile "inatçı" diye bilinen kilolar eriyor. Bitki özü, bir çay bardağına 10 damla damlatılarak içiliyor.

Bitkilerin öz değeri yitirilmeden

"Beşi bir yerde" çayının İsim Patent hakkı bizde. Piyasada " Beşi bir yerde" ismiyle satılan ürünlerin arasında Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı izinli tek ürün ve taklitlerininden sakınılması gerekiyor. Çok sayıda kadın bu sorundan dert yanıyor. Ülkemizin topraklarında yetişen bu şifalı bitkiler özellikle seçiliyor ve tam anlamıyla bir "yağ çözme" kaynağı olarak kullanılıyor."

Zayıflamada Son Dakika Haberleri


Yağlar bedende iyice yerleştiğinde çaresiz kalıyoruz. Diyetlerle zayıflayamayan kadınlar şimdi doğadaki 'b planı'nı uyguluyorlar. Bazı özel bitki karışımları ve onların saf özleri ile hayata geçen doğal plan, kilo felaketine 'dur' diyor.Genç kızların, genç erkeklerin ve kadınların, şu an gündeminde zayıflama var. Haziran ayına girdik. 'Son dakikada ne yapmalıyız?' diyorsanız,

bu sözlere kulak verin. İyi bir evlilikte ve olumlu seyreden bir flört ilişkisinde başarının sırrı, önce fit, ince olmaktan geçiyor! Sıcak havalarda kapalı giyinip, fazlalık olan bölgeleri saklama imkanı da yok. Üstelik denize girme mevsimi geldi çattı. Form kazanma, naturel gençlik ve güzellik alanlarında, doğanın içinde "gerçek" ve acil çözümler var. Kısa sürede sarkmalar da olmadan kabus olan yağlardan kurtulmak zor değil.

Metabolizma hızını yükseltmek mümkün

Bazı doğal bitkiler vücuttaki yağları hemen bedenden gönderiyor. Gençler ve kadınlar, kilolu bedenlerine odaklananlar, ince bir yaşamı yakalamak isteyenler, metabolizma hızının hemen yükselmesini arzulayanlar, diyeti bırakıp verdikleri kiloları geri alanlar önce şunu bilsinler: "Doğal bitkilere vücut hemen cevap verip, yağları eritmeye başlıyor!

Doğadaki faydalı faktörleri, yağ yakımını hızlı gerçekleştiren özellikleri bulunan bitkiler, yağ ve kalorilere karşı yüksek miktarda etken maddeler barındırıyor. İçerdikleri mineraller ve yağ yakımını hızlandıran enzimler sayesinde sindirimi de kolaylaştırıyor; vücudu en iyi şekilde forma sokmaya yardımcı oluyor. Metabolizmayı harekete geçiren özel seçilmiş bu şifalı bitkiler vücuttaki yağ oranının azalmasını da hızlandırıyor.

İncelmenin altın bitkileri

Herhangi bir sarkma yaşamadan 1 ayda 2 beden birden incelerek fit halinize kavuşuyorsunuz. Bizler bu bitkileri hiçbir kimyasal işlemden geçirmeden sadece öğütüyoruz ve sunuyoruz. Bu bitkiler içerdikleri birçok madde ile bedende süzgeç etkisi yaparak yağları hemen idrara gönderiyor. Bazılarının sahip oldukları mineral ve vitaminler tüketeni tok ve zinde tutuyor. O nedenle 'sihirbaz' olarak anılıyor zayıflatan bu özel bitkisel çözümler...

Kısa sürede yağlar yanıyor...

Şifalı bitkileri barındıran doğa, gerçek zayıflamayı sağlayan bir fabrika gibi. Form deposu olan bitkiler mucizevi özellikleri sayesinde iyi birer yağ savaşçısı... Doğal maddelerden alınan yağ yakıcılarla, aç kalmadan kısa sürede kilo veriliyor.

Doğada Zayıflatan Üç Yeni Çare


Yaza çok az kala şu an, doğru ve doğal zayıflama yolunu arayan herkes "Fito-zayıflama" ile ilgileniyor. Doğanın en cömert hediyesi olan bazı "Fito-zayıflama" sayesinde kilolar, kalıcı olarak yok oluyor.Diyet takviyeleriyle kilolardan kurtulamayanlar için doğal bir güç taşıyan bu yöntemi uygulayan çok sayıda insan var. Modern genç kızların seçimi ondan yana. Yaza hazırlık için gerçek kilo vermenin doğru çözümü, 3 çareyi içinde barındıran, "Fito-zayıflama" yolunda.

 "Fito-zayıflama" cilt altında yıllardır biriken inatçı yağları yok etmek umuduyla çabalayan ama başaramayanlar için. Herbalium Bitki Merkezi'nin uzmanları bunun için doğal ve bitkisel yolları araştırıyor. Kilo nedeniyle mücadele eden çok insan var. Adeta inatçı kilolara ve selülitlere sahip olanlar için tasarlanmış bitkiler mucize yaratıyor. Yağ yakmayı etkinleştirmek için bir tonik görevi gören doğal güçler, kilodan kurtulmaya doğru çözüm getiriyor. Kullananların da tanıklıklarıyla bütün bu uygulamanın sonucunda, yağlı ve pütürlü bölgeler yok olarak "sütun gibi" bir vücudun yolu açılıyor.

Kilo, Türk kadını için kronik bir sorun. İştahları ile baş edemiyorlar ve küçük bir mideyi zamanla büyüterek daha da çok tüketmeye başlıyorlar. Bitkilerin toz haline getirilmiş olanı iştahı kesiyor, doğal yağların bedendeki işlemi ise inceltiyor, yağlardan pürüzlü hale gelen vücudu yeniliyor. 1.5 ay içinde deri altında hiçbir yağlı kalıntı bırakmıyor. Doğal çay ise bedeni temizleyen yağların kolayca atılımını sağlayan bir sıvı görevi görüyor: Şimdiye kadar hiç doğal kombinasyon böyle bir zayıflama şansı vermedi. Kadınların pek çok çoğunun fiziksel görünümüne darbe vuran selülitli alanlardaki "portakal kabuğu' etkisi için doğal güçler devreye giriyor. O bölgeyi özel bitki yağı ile ovmak yeterli. (www.bitkiselzayiflama.net)

Kilolar gidince gevşeyen cildi de yeniliyor

Doğal bitkilerin gücüne inanan herkesin başvurduğu yol, şişmanlar arasında büyük ilgi görüyor. Yeterli yakma enerjisini içinde taşıyan biyoaktif bitki moleküllerinin gücü, şişman bedenin her kısmı için işlevsel. Fito-zayıflama yoluna en çok, sürekli bir mücadeleyle yorulan kilo verme savaşçıları ilgi gösteriyor. Yeme yoluyla tüketilen öğütülmüş bitki ve tohumlardan elde edilen toz zayıflamanın sadece hızlı değil, kalıcı yolunu da getiriyor. Bitkilerden çıkan yağlardan oluşan doğal inceltici ise hızla deri altında inip, idrar yolu ile fazlalıkları bedenden atıyor. Üçüncü yol ise bunları devam ettirirken, kiloları yok edici özelliği buluna çaydan günde üç kez içmek. Kısa sürede sağlıklı incelme sürecini hızlandırıyor bu üç çare…

Vücut 40 günde yağlardan arındırılıyor

Vücut 40 günde yağlardan arındırılıyor, besinlerin yağ yakımı ve toksin atılımı sağlanıyor. En önemlisi ise, bir süre sonra kilolar gittiğinde gevşeyen cilt üzerinde gerginlik sağlanıyor. Zayıfladıktan sonra yeni yağ hücrelerinin oluşumunu engelleyen özel "fito-zayıflama" yolunun en önemli özelliği "esneklik yenileyici" yönü. Kilodan çatlamış bölgeler eski haline kısa sürede geliyor. Kolay tahriş olan ve alerjik eğilimli ciltler de dahil olmak üzere, her türlü deri tipi için kullanılan "fito-zayıflama"da kullanılan doğal güçler mucize yaratıyor. Bitki doğalarındaki vitaminler ve mineraller yoluyla zayıfladıkça bozulan dokuların yapısını geliştiriyor.
Doğal güçlerin zayıflatmada üç yönlü etkisi

Uzun yıllar sonra geliştiririlen bu zayıflama yolunda, aynı anda üç farklı uygulamayla, kilolu alanlarda doğa gücünü gösteriyor.

Kilo kaybetmek umuduyla diyet yapan ama başaramayanların zayıflamasını hızlandıran fito-zayıflama yöntemi içinde çok ucuz olan doğal uygulamalar da var: Yeni bebek doğurmuş kadınlarda da etkili. Gebelikte gevşeyen karın kaslarını güçlendiriyor. Kadının mutluluğu yüzde 99 zayıf olmaya bağlı. Bu mutluluğu tabiattan size sunulanlarla yakalamanız o kadar kolay ki. Çünkü doğada müthiş bir denge var, fito-zayıflama doğal güçleri kendisinden yardım almak isteyen kimseyi yanıltmaz.

7 Bitkisel Etkiyle Ayda 7 Kilo Mümkün


Vücutta kalıcı yer etmiş inatçı yağları yakmak ve enerji sağlamak için doğada radikal formüller saklı! 7 yönlü etki sağlayan doğal zayıflamayla, ayda 7 kilo vermek mümkün.Kızıltoprak'taki Şifalı Bitki Merkezi www.herbalium.net tarafından yapılan açıklamada,  bitkilerin zayıflamada 7 ayrı etkisi vurgulandı. Merkez'in yetkililerinden Ahmet Uzunovalı,  diyetlere rağmen yakılamayan yağların zamanla

yerleşerek tüm vücudu şekil olarak bozduğunu, bunlara kesin olarak son vermek  için, doğal kaynakların çare olarak ilgi gördüğünü söyledi.  Uzunovalı, "Aynı  zamanda yaşamda diğer hastalıklara sağlık kaynağı olan doğa, şişmanlık için de seçenek haline geldi.  Bu aralar soğukların aktif yaşam tarzını  etkilemesi ve kilolu insan sayısının çoğalması ile kilo sorunu olanlar tabiattan formüllere yöneldi. Bu havalarda aşırı yağlardan şikayet edenlerin, hareketsizliğe bağlı olarak daha da şişmanlamasıyla birlikte farklı kilo verme seçenekleri  gündeme geldi" dedi.

Zayıflamaya acil yardım!

"Doğanın döngüsü öyle mükemmel  işliyor ki, hayvanlar  incecik kalabiyorlar. Hiç şişman hayvan görmedik şimdiye dek. Doğada hiç bir tohum dış etkenler etkilemedikçe toprağı delip çıkmaz. İnsan da doğanın bir parçası, doğaya ait ama doğanın dengesine aykırı sadece o hareket ediyor!  Doğada başaramamak diye bir şey yok. Başarısızlıklar hep dış etkenler sonucu olur" düşüncesini paylaşan Uzunovalı, alınıp verilen kilolar sonrası hiç bir zayıflama yöntemine yanıt vermeyen vücutlar için daha fazla tehlikenin söz konusu olduğunu, bir an evvel kalıcı yollara başvurulması gerektiğini anlattı  ve  doğadaki  seçeneklerden söz etti: "Sağlık ve yaşam için de tehlike  arzeden şişmanlık sorunu çözümünde 'güvenli kilo kaybetme' öncelikli hale geldi. Doğa, seçilmiş bazı özel bitkilerini tamamen sağlık yöntemleri çerçevesinde ve yan etkisi olmayan saf özleriyle sunuyor."

Her türlü hapın kullanım sonrasında meydana gelen  ürkütücü vakalar, insanları bu naturel yollara  yöneltti. Onlarca hastalıklardan ve  rahatsızlıklardan tamamlayıcı olarak iyileşme olanağı sunan bitkiler,  kiloda da gerçek bir zayıflamayı sağlıyor. Sonrasında  da yeni yağların oluşumunu önlüyor. Öyle bir sistem  çalışıyor ki, zayıflama sırasında bitkiler, "doğadaki kilo güvenlik görevlisi" gibi

7 ayrı işlem yapıyor! 
  
Yakılan yağlarda geri dönüş yok!

Genç,  ergen çocuk, orta yaş ve ileri yaş dahil olmak üzere kadın-erkek herkesin kullandığı  bir yöntem olarak  doğanın zayıflatma  programı en iyi şekilde beklentiye yanıt veriyor. Herbalium uzmanları, bu konudaki araştırmalarını bizzat doğada yapıyorlar. Bitki tohumları, yaprak, kök ve tozları, karın ve kalça incelten yağ ve kilo verdiren  şifalı çaylarla 7 ayrı etki meydana geliyor. Öğütülmüş bitki tanecikleri yağları yakarken, doğal çay bu zayıflamayı hızlandırıyor, bitkisel yağ ise  karın ve kalça bölgesine sürülerek, selülitleri giderip, sarkmayı önlüyor.

Bu yöntemdeki bitkisel zayıflama 7 farklı etkiye sahip:

1) İştahı kapatıyor

2) Yağları kalıcı yakıyor

3) Metabolizmayı  hızlandırıyor

4) Zayıflayan bölgeyi sıkılaştırıyor

5) Bedene zindelik veriyor

6) Selülitleri gideriyor

7) Cildi  güzelleştiriyor.

İstenmeyen Tüylerden Bitkisel Yöntemle Kurtulun

Bacaklardan kollara, koltuk altlarına ve bedenin diğer bölgelerine kadar her yerde istenmediği halde çıkan tüylerin en olumsuz yanı teri çoğaltmalarıdır. Onları kökünden yok etmek için en sağlıklı yol ise doğada gizli.Cildi besleyici mineraller de ihtiva ettiği için, deriyi daha sağlıklı hale getiren bitkisel tüy dökücüleri bu konuda ciddiye almak lazım.

Ağrılara tahammül edemeyen ve tüy sorununu kesin çözmeye kararlı olanlara iyi bir çare olarak bitkisel kremler revaçta... Bitkisel yollar genellikle kalıcı bir azalma yaratıyor ve zamanla tüylerin tümüyle kaldırılmasını sağlıyor. Son yıllarda onlardan kurtulmanın tercih edilen yollarından biri olan bitkisel özellikteki kremler vücudun en hassas bölgelerinde bile kullanılabiliyor. Zaman açısından da böyle yollara başvurmak en iyisi. Birkaç dakika içinde banyoya girip uygulanabiliyor. Düzenli kullanım ile tüyleri azaltıyor, gittikçe büyüme oranını ve hacmini yavaşlatıyor. Böylece başka yollara servet ödemenize gerek kalmıyor.

İçinde cildi besleyici minerallerin de bulunduğu doğal krem uygulamaları ile cilt daha sağlıklı olur. İçinde bilinmeyen kimyasallar bulunan tüy dökücüleri kullananların yaşadığı deri şikayetleri az değil. Daha sonra birçok soruna yol açabiliyor. Sadece bitkilerle üretilmiş tüy dökücü kremlerle birçok risk ortadan kalkıyor. (www.herbalium.net)

Nano, tüylerde %93 azalma sağlıyor!

Yeni bir bitki karışımı tüylerin hakkından gelerek, zamanla tamamen tüysüz bir tene yol açıyor. İstenmeyen tüylerin miktarını azaltıp niteliğini bozarak sizi onlardan kurtaran üründen söz etmek istiyorum: "Nano" adlı bitkisel içerikli krem, vücut tüylerinde yüzde 93 oranında bir azalma sağlıyor. Hem kadınlar hem de erkekler kullanıyorlar.

Bunun için önce tercih edilen bir yöntemle kıllar kökünden alınıyor. Kıllardan temizlenen bölge iyice yıkanıyor ve deriye bir miktar bu bitkisel krem sürülüyor, masaj yaparak cilde yediriliyor. Kıllar tekrar alınacak seviyeye ulaşana kadar uygulama tekrarlanıyor. Tüylere savaş açan bu bitkisel kremin etkinliği ve güvenilirliği bilimsel deneylerle kanıtlanmış.

Özel bitkiler ve deriye zarar vermeyen doğal özlerle üretilen krem, istenmeyen tüylerin kökünün içine kadar sızıyor. Bu özel biyoaktif bitki maddeleri, birkaç uygulamadan sonra büyümeyi gittikçe azalttığına dair bilimsel raporlar da var. Çünkü dermatalogların testleriyle kanıtlanmış bir sicili var.İyi bir iletişim için, temizlik ve iyi kokmak en büyük silahlardan biridir.

Tüylü bölgeler ter kokusunu sürekli kıldığı için faciadır. Artık bu çağda hem kadınlar hem de erkekler onların görünür yerlerde çıkmasını istemiyorlar. Özellikle görünür beden bölgelerinde olanları, imajı çok etkiliyor. Uzun ve siyah kol kılları bir kadın için, boyuna kadar çıkan göğüs kılları ise artık erkekler için sahip olunan en kötü şey. Kadınlarda hem alt hem üst bacaklarda da çıkanları var ki, bu durumda yazın denize gitmek imkansız hale geliyor.

İnsanın kendini iyi gösterecek her yol için emek harcamaya değer. Çünkü, bakımlı görünmek insana güven verir ve benlik saygısını geliştirir. Bunun yollarından biri de imajı bozan bu tüylere doğru çözümü bulmaktır. Gerçekten tamamen istenmeyen kıllardan özgür olmak az şey değil!

Bitkilerin Zayıflatma Ustalığı


Gayet sağlıklı zayıflayıp, bir daha kilo almamak istiyorsanız, "usta bitkiler"e başvurun. Yaz dönemine girmeye az bir zaman kala zayıflama çözümü şifalı otlarda. Fazla kilolar için çok acil çözüm arayanlar son yıllarda bazı bitkilerin saat gibi işleyen "zayıflatma ustalığından" yararlanıyor.Bitki özleri, bitki yağları, sıvıları ile yıllardır ilgilenen Herbalium Bitki Merkezi bu konuda açıklamalar yaptı: "Özellikle kadınları rahatsız eden şişmanlık diyetlerle kabus olmuş durumda.

Diyet bitiyor bir süre sonra iki kat kilo alınıyor. Bütün kış yenen aşırı yemeklerle şişmanlayanlar zayıflayıp, incelme telaşında. Hakikaten çok iyi sonuçlar alınacak yöntemler doğada var. Asırlık geleneğin bilgeleri tarafından günümüze aktarılan bitkiler size kilo verdirirken bir usta "zanaatkar" gibi çalışıyor! İlk çağlardan beri doğal kaynaklı hammaddeler biliniyordu ama günümüzde yeni keşfedildi. Zayıflama yöntemlerine damgasını vuran yeşil doğanın "zayıflatma sanatı"ndan faydalanıldığında daima ince kalmak, ayda kalıcı olarak en az 12 veya 15 kilo vermek mümkün"

Herbalist Volkan Kurt, "Doğal yollarla bedendeki yağlarını eritenler bir daha kilo almıyorlar" diyor. Kurt eski çağlardan bu yana bilinen bitki mucizelerinin kalıcı zayıflattığını, şimdi yeniden günümüzde gündemde olduğunu söylüyor. . Kiloyu ortadan kaldırmak için bitkilerin gizemli 4 ustalığını anlatıyor Herbalist Kurt:

Birincisi: Vitaminler ve diğer biyolojik maddeler barındıran mate yaprağı, rezene, biberiye gibi şifalı otlar, bedendeki yağ ve toksinlerin idrar kanalı ile dışarı atılmasını sağlıyor. Isırgan, biberiye, rezene gibi şifalı otlar çok iyi yağ çözücü. Kilodan dolayı şekli bozulmuş beden, sorunlu sarkık, gıdı ve yağlanan göbekler için canlılık veren doğal kür için 1 veya 1.5 aya ihtiyacınız var. Bitki yaprak, tohum ve kökleri, kiloyu tedavi edici özelliklerinden dolayı öğütülüyorlar. Bunları her seferinde 1 çorba kaşğı olmak üzere günde üç kez, ayran, salata veya suya katarak öğün öncesi yendiğinde iştahı kapatıp kilo verdiriyor. . Hiçbir zararı olmayan bu yöntemin yağ yakıcı, rahatlatıcı ve onarıcı etkileri istenen kiloya ulaştırıyor. Bu yöntemle zayıflayan kişi, uzun yıllar kazandığı bu kiloyu koruyor.

İkincisi: Bitki tozlarının yanı sıra, kilo vermede 5 yağ eriten bitkinin çayı sizi aburcubur yemekten alıkoyuyor. Bu çay iştahı kesiyor ama yağların yakılmasına ayrıca etki sağlıyor. Form kazanmada "altın bitkiler" olarak kilo verdiren otlar bir araya geliyor ve bu çayı oluşturulyor. Canınız çay çektiğinde sallama olarak sıcak suya koyup içtikçe, bir türlü önleyemediğiniz iştahınız dizginleniyor. Doğal çayın içeriğindeki "yağ yakıcı" ve selülitleri giderici bitkisel bileşenler devamlı yeme isteğinize dur diyor.

Üçüncüsü: Özellike kalça ve üst bacaklarda cilt altında yıllardır biriken inatçı pütürcükler, yani yazın bir çok kadını denize girmekten alıkoyan selülitleri gidermek için bir yakıcı tonik görevi gören bazı doğal yağlar sizin için kurtarıcı. Onlarla 1 ay boyunca hergün yapılan masaj pürüzsüz bir deri oluşturuyor. Kullananların da tanıklıklarıyla bütün bu uygulamanın sonucunda, yağlı ve pütürlü bölgeler yok olarak "sütun gibi" bir vücudun yolu açılıyor. Dördüncüsü: Genç yaşlarda kilo ve selülitle yaşınızdan daha ileri bir görünüme teslim olmak zorunda kalıyorsunuz. Deri dokusunu güçlendiren ve sıkılığını ve esnekliğini artıran, cildi yeniden yapılandıran bazı bitkiler içine girdiğiniz "şişmanlık depresyonu"nu da çözen organikler. Limon ve portakal kabuğundan elde edilen bitkisel özler, istenen kiloya ulaşmayı hızlandırıyor. Deri dokusunu güçlendiren ve sıkılığını ve esnekliğini artıran, cildi yeniden yapılandıran nareniciye özü, kilo verirken gireceğiniz depresyonu ortadan kaldırıyor.